BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ
BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ


TÜRKİYE EUROPALIA KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ’NE KONUK OLACAK

Bakan Ömer Çelik: “Anadolu Kültürünü Tanıtırken Kompartımanlara Bölmüyoruz, Anadolu Kültürü İçinde Ermeni, Rum ve Türk Kompartımanları Açmıyoruz”
 
Türkiye, merkezi Brüksel’de bulunan Europalia Kültür ve Sanat Festivali’nin konuk ülkesi olacak.

Dünyanın en prestijli kültürel festivallerinden biri olarak kabul edilen Europalia’nın tanıtımı Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ile Belçika Enerji Bakanı Marie Christine Marhem’in katıldığı bir basın toplantısıyla yapıldı.
 
Belçika’nın başkenti Brüksel’deki Egmont Sarayı’nda gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Bakan Ömer Çelik, Europalia Turkey ana sergi temasının “Anadolu: Sonsuzluğun Evi” olarak belirlendiğini açıkladı.

Anadolu’nun, binlerce yıllık insanlık mirasını bünyesinde barındıran devasa bir açık hava müzesi olduğunu vurgulayan Bakan Ömer Çelik, Türkiye'de 13 bine yakın sit alanı bulunduğunu ve müzelerdeki kültür varlıklarının sayısının 3 milyonu aştığını söyledi.
 
Bakan Ömer Çelik, Anadolu’da onlarca farklı inancın asırlardır barış içinde birlikte yaşadığını vurguladı ve şöyle devam etti:
 

Anadolu Medeniyetinin  Merkezinde Sevgi, Hoşgörü ve Birlikte Yaşam Vardır

“Hititlerden Friglere, Lidyayılardan İyonlara ve Artuklulara, onlardan Roma ve Bizans’a ve devamında Selçuklu ile Osmanlıya kadar pek çok medeniyetin birikimleriyle zenginleşerek günümüze kadar gelen köklü bir mirastır Anadolu medeniyeti. Bu mirasın merkezinde sevgi, hoşgörü ve birlikte yaşam vardır.

Mezhep savaşlarının Orta Doğu’yu kasıp kavurduğu bugünlerde dahi, o ateş çemberinden kaçan insanların yegane sığınağı Türkiye olmaktadır. Ülkemiz halen 2 milyona yakın,  yani Brüksel’in nüfusundan daha çok sayıda insanı misafir etmektedir.
 
15. yüzyılın sonunda İspanya’dan kaçan binlerce Yahudi, 18. yüzyılın başında İsveç Kralı 12. Şarl ve 19. yüzyılın ortalarında Macar Kralı Kossuth beraberlerindekilerle Osmanlıya sığınmıştır.

Yani ülkem, tarihte de hep darda kalan insanların sığınağı, adeta evi olmuş, ırkına ve inancına bakmaksızın her kesime kucak açmıştır. Anadolu'nun insanları kategorize etmeden, inancına, ırkına ve yaşam tercihlerine bakmadan ev sahipliği yapması, engin bir dünya görüşünün ve sonsuz bir sevgi ve hoşgörünün bu topraklarda hakim olmasındandır.

Tarihten bize miras bırakılıp sonsuzluğa uzanan bu felsefe, ‘Yaratılanı sevdik, Yaradan’dan ötürü’, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ ve ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ gibi veciz ifadelerle kültürümüzün merkezine konumlanmış bulunmaktadır. Bunlar, medeniyetimizin temel yapıtaşlarını oluşturan ve toplumumuza yön veren temel varsayımlarımızdır. İnsanlığın müştereken geliştirdiği demokrasi, çoğulculuk ve insan hakları, bu varsayımlarımızın içinde zaten kadimden beri var olagelen en değerli medeniyet unsurlarımızdır.”

Ermeni Kültürü Anadolu’nun Bir Parçasıdır

Bakan Ömer Çelik, toplantıda kendisine yöneltilen ‘Festivalde Anadolu’daki Ermeni mirasının da sergilenip sergilenmeyeceği’ sorusuna ise şu cevabı  verdi:

“Ermeni kültürü bizim kültürümüzün dışında bir kültür değil, tam tersine kendi kültürümüzden bahsederken Ermenilerin kendi kültür ve kimlikleriyle, sanatçıları ve fikir adamlarıyla yaptıkları katkıyı kendi kültürümüzün çok önemli damarlarından biri kabul ediyoruz.
 
Anadolu kültürünü tanıtırken kompartımanlara bölmüyoruz. Anadolu kültürü içinde Ermeni, Rum ve Türk kompartımanları açmıyoruz. Tam tersine bunların hep beraber Anadolu kültürünü oluşturduğunu düşünüyoruz. Bu festivalin üst başlığı 'Sonsuzluğun Evi' ve bunu Türkler, Kürtler, Müslümanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler Anadolu'da beraberce paylaştılar. Ayrı ayrı değil hepsini beraber, bir organik bütünlük içinde göstereceğiz.

Avrupa ve Paris adları Batı Anadolu'da tarihte yaşayan bazı kavimlerin tanrılarının adlarıydı. Türkiye'nin Avrupalı olduğunu ispat etmek gibi özel bir propaganda amacımız yok. Dolayısıyla Ermeni meselesinde ve diğer meselelerde özel bir mesaj iletme kaygımız yok. Burada yaptığımız şey Anadolu'da ne varsa onu göstermektir. Bir propaganda faaliyetinin içine girmek öz güven duygusunun eksikliğini gösterir. Anadolu'yu yani sonsuzluğun evini olduğu gibi tanıtacağız, bu eve girenler zaten gereken mesajı alacaklardır.”

“Anadolu: Sonsuzluğun Evi”

Festivalde, “Anadolu: Sonsuzluğun Evi” ana sergisi Brüksel Güzel Sanatlar Sarayı’nda (BOZAR) açılacak. Anvers, Liege, Gent başta olmak üzere Belçika’nın diğer önemli kentlerinde İstanbul’u, Türk kültürünü ve mutfağını tanıtan sergiler ve etkinlikler gerçekleştirilecek.
 
Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, basın toplantısının ardından Avrupa Türk Demokratlar Birliği’nin (UETD) Brüksel ofisini de ziyaret etti.
 
UETD Belçika Başkanı Basir Hamarat'tan faaliyetleri hakkında bilgi alan Bakan Ömer Çelik, “Belçika'daki çoğulculuğun korunması önemli. Belçika'daki Türk toplumu hem kendi kimliğini koruyacak hem de Belçika toplumuna, bu ülkeye faydalı işler yapacak.” dedi.
 
Bakan Ömer Çelik ayrıca, görüştüğü Enerji, Çevre ve Sürdürülebilir Kalkınma Bakanı Marie-Christine Marghem’den Belçika’nın Flaman Bölgesi’nde Türkçe öğretmenlerinin izinlerinin iptal edilmesinden kaynaklanan sorunun çözülmesini istedi.
 
  • Türkiye, merkezi Brüksel’de bulunan Europalia Kültür ve Sanat Festivali’nin konuk ülkesi olacak
  • Türkiye, merkezi Brüksel’de bulunan Europalia Kültür ve Sanat Festivali’nin konuk ülkesi olacak
  • Türkiye, merkezi Brüksel’de bulunan Europalia Kültür ve Sanat Festivali’nin konuk ülkesi olacak
  • Türkiye, merkezi Brüksel’de bulunan Europalia Kültür ve Sanat Festivali’nin konuk ülkesi olacak
  • Türkiye, merkezi Brüksel’de bulunan Europalia Kültür ve Sanat Festivali’nin konuk ülkesi olacak